5 Şubat 2009 Perşembe

Paran yoksa öl!

Raşit'in böyle bir şarkısı vardı.

selam verssek almazlar, rüşvet değildir diye
halimiz sormazlar, aptal olmadık diye
ne varsa hep çaldılar, hırsızlık meslektir diye
hesap sorsak vurdular
hesap sormak hainliktir diye
düşünceleri belli, ne eksik ne fazla
paran yoksa yaşamak haram sana
ya hain olursun, ölürsün sokakta
ya kahraman olur, vurulursun dağlarda
paran yoksa öl...
yoksullar hep haindir
çünkü aç olan isyan eder
şehitler hep fakirdir
çünkü zenginden olmaz asker
gecekondu çocukları
dağlarda nöbet bekler
başkasının çocuğu yat üstünde karı öper

Dün akşam evde tez konusuuuuu tez konusuuuuuu diye munzurumu* asmış oturuyordum, daha bebeğine süt emziren genç bir annenin beyin tümörü yüzünden hastanede yattığını durumunun kritik olduğunu öğrendim. Tanıdığım biri değil ama kendimi onun yerine, bir gün büyüyecek çocuğunun yerine koydum. Çok üzüldüm, Allah yardım etsin. Tedavi olabilecek parası, yanında bir ailesi olduğunu biliyorum. Ben burda hastalansam o da yok ühüüüüüü (yengem, amcam falan bunu okursa vay benim halime! anne baba demek istiyorum ben ama)

Böyle durumlarda insan bi silkinir kendine gelir, dert ettiği şeylerin aslında ne kadar önemsiz olduğunu düşünür. Her şeyin başı sağlık der ya, dedim ki bu olay İstanbul'da olsaydı acaba her şeyin başı sağlık denebilir miydi? Yoksa para mı başa geçerdi? Ben onun olduğu 8-9 saat süren ameliyatı İstanbul'da bir devlet hastanesinde olmayı göze alır mıydım? Yoksa malı mülkü satıp özel hastanede mi olmak isterdim, olabilir miydim, paramız yeter miydi?

Para sağlıktan önce geliyor sanki. Paran yoksa, artık sağlıklı da olamazmışsın gibi?!!

*munzur: karadeniz yöresinde ağız, burun anlamında kullanılıyor. annem suratımı astığım zaman bana "ne astın munzurunu?" der, oradan aklıma geldi.

1 yorum:

os dedi ki...

badim çok haklısın, ben kardeşimden biliyorum, yıllık ilaç masrafı 10bin lirayı geçiyor, ameliyat-tedavi falan derken tutar değişiyor, oturup bunun hesabını yapmıyoruz konu sağlık olduğundan.

maalesef çarklar kurulmuş, allah korusun başına bir şey geldiğinde devlet hastanesinde görevli bir doktorun özel kliniğine gidiyorsun, paşa paşa muayene ücretini veriyorsun, ondan sonrası sağlık karnesinden oluyor. düzen bu maalesef. doktor arkadaşlarım muaynehanesinde müşteri gözüyle bakıyorlar hep. "hasta çoktu bugün" demiyorlar "müşteri çoktu" diyorlar.
acı ama gerçek.

allah sosyal güvencesi/sağlık karnesi olmayanlara kolaylık versin.