4 Ekim 2011 Salı

Asmalı Mescit

Uzun bir ara olmuş. En son Nisan'da yazdığımın farkında değildim gerçekten :)

Mayıs'tan bu yana sürekli gezdim hiçbirini yazmamışım ne kötü. Kış geliyor, biraz daha az seyahat etme hayaliyle yanıp tutuşuyorum :) Bu haftasonu İstanbul'dayım. Antin Kuntin bi şey icat etmezsem evde film falan izlemeyi planlıyorum.

Asmalımescitte şöyle ışıklı bi süs var. Benim kadar seven var mı merak ediyorum :) Her geçişimde yanı yöresi dolu olduğu için dibinde oturamamıştım hiç. Geçenlerde bi arkadaşımız geldi, hafta içi taksime gittik. O zaman bomboştu, gittim dibine oturdum ben de :)

Bi de böyle ilginç bir yazı gördüm saatin içinde. Ne anlamı var bir fikrim yok :)

27 Nisan 2011 Çarşamba

Buralardan gidesim var

Otu boku yasaklayan zihniyet yüzünden şu ortamdan da uzak kaldık ya ben bi şey demiyorum. Seçimler geldi yine, kanal açıcam diye yine oy da alacaklar. Nazım Hikmet'in bi şiiri var "Akrep Gibisin Kardeşim" diye, sonu şöyle:

.....
ve bu dünyada bu zulüm
senin sayende
ve açsak, yorgunsak, alkan içindeysek eğer
ve hala şarabımızı vermek için üzüm gibi eziliyorsak
kabahat senin.
demeye de dilim varmıyor ama
kabahatın çoğu senin, canım kardeşim!

müstahak size yani!

Neyse, içinde bulduğum durum (bireysel olarak) bombok. Çok çalışıyorum, sürekli aynı şeyleri yapıyorum kendimi tekerleğin içinde dönen hamster gibi hissediyorum. Canımı sıkan bir sürü şey var, artık mücadele edecek enerjim yok. Ülkemin durumuna da canım çok sıkılıyor bu ara. Nihat Doğan gibi ülkem canım ülkem diye konuşmalar yapasım var. Adaya mı gideyim dağa mı çıkayım napayım da şu başımdaki adamları görmeyeyim bilmiyorum.

Ankara'ya dönmek istiyorum bu aralar fena halde, tek derdim evdeki akşam yemeğinin bamya olup olmadığını düşünmek olsun istiyorum, annemle banyoyu ıslattığım için kavga etmek istiyorum, annem uykusundan uyanıp yatın artık geç oldu desin kardeşimle beni huzursuz etsin istiyorum.

Her şeyden uzaklaşmak, buralardan kaçıp gitmek istiyorum..

4 Şubat 2011 Cuma

Bağ Pastanesi

Bir doğum günü için Bağ Pastanesi'nden pasta söylemiştik, şu güzelliğe bakar mısınız? :))

1 Şubat 2011 Salı

Fleur de Lys Saat


Bugün Trendyol'da Fleur De Lys saatleri vardı. Daha önce duymamıştım bu markayı. Saatlere resmen bayıldım:) Beğendiğim çok fazla model oldu ama içinde notalar olduğu için bu modeli seçtim :)

27 Ocak 2011 Perşembe

Hayat Yeşil Umut Mavi


Koroda çok sevdiğim bir kardeşim var, Emrah. Ablasının bir hastalığı olduğunu biliyordum ama detayını bilmiyordum.

Ablasının adı Evgin Atalay. Hastalığın ismi "Friedreich Ataxia"ymış. Maalesef tedavisi olmayan bir hastalıkmış. Bu hastalığa lise çağlarında yakalanmış ve tedavisi yüzünden okulu bırakmak zorunda kalmış. Ama eğitimine dışarıdan devam etmiş ve üniversiteyi bitirmiş. Evgin edebiyatla hayata tutunmaya çalışıyor. Bir kitap yazmış, "Hayat Yeşil Umut Mavi"

2 Şubat 2011 Çarşamba akşamı Barış Manço Kültür Merkezi'nde kitap tanıtım gecesi yapılacak. Koro olarak elimizden ne gelirse yapmaya çalışıyoruz. Gecede korodan arkadaşlarımız, müzisyen tanıdıkları da sahne alacak. Ayrıca Kas-Der başkanı Prof. Dr. Coşkun Özdemir, yazar Sennur Sezer ve koromuzun yetiştirdiği sanatçılardan biri Özgür Akdemir de gecede olacak. Kokteyl için de korodan bir kaç arkadaş bir şeyler yapmak için çabalıyoruz :)

Ben de orada olacağım tabi ki :) Biletler 5 TL. Bence gelin, Evgin'le tanışın. Müzik ve edebiyatla dolu güzel bir gece geçirin, Evgin'in kitabından alın. Hayata dört elle sarılmak nasıl oluyormuş gözlerinizle görün. Eminim oradan ayrılırken dert ettiğiniz şeylerin büyük bir kısmı artık size önemsiz görünecek.