16 Temmuz 2012 Pazartesi

Her İş'teki hayır, nerelerdesin kuzum?

"Hayatta hiçbir şey istediğim gibi gitmiyor" modundayım bayadır. İşten çok saçma bi şekilde ayrıldım. Kısa bir eğitim için İngiltereye gitmek istedim, vize alamadım. İş arıyorum şimdi, arayan soran var çok şükür elimiz bi ekmek tutar inşallah. Ama yanlış karar vermekten çok korkuyorum. Benim dışımda gelişen olaylar bunlar tabi, bi de kendi irademle bilerek isteyerek yaptığım şeyler var. Onların da istediğim gibi sonuçlanmadığını görünce kendime kızıyorum. İnsan aynı kişiye kaç kere inanır kaç kere artık bi şey yapacağını düşünür ve gerçekleşmez??? İnsanın defalarca umutlanması için gerizekalı olması lazım di mi? Memnun oldum, o gerizekalı benim!

Yani öyle bi istediğim gibi gitmiyor ki işler en ufak işim bile olabilecek en zor şekilde oluyor. İstanbul'dan Eskişehir'e geldik arabayla. Ordan Ankara'ya gidicem. Ankara'ya son hızlı tren 21:00' da kalkıyor, yetişemem otobüsle giderim diye trene bilet almadim. Saat 21:02'de gardaydım, tren de orada duruyordu! Yer yok dedi adam, olmaz tabi cuma akşamı son trende yer olmaz. Trene yetişememek tamam zaten kabullendim baştan ama neden ucu ucuna orada oluyorum? Neden? Bi saat sonra olayim mesela. Trenle 22:30da Ankara'da olabilecekken otobusle gece 01:00'de oradaydim.

İngiltere meselesinin nasil olmadigini anlatmak bile istemiyorum. Valizi hazirladim, paramı pounda çevirdim, 12de ucak var ben vize alamadigimi 9da öğrendim.

Şimdiiii gelelim "Her işte bir hayır var" meselesine. Ben gitmedim de uçak mı düştü? Gideceğim okul mu yandı? İngiltere'de savaş mı çıktı? İngiltere'ye gidemedim de google beni ceo olarak işe mi aldi? Peki hızlı treni kaçırdım da kaza mı yapti tren? Otobusle gittim de yanima ak sakallı dede mi oturdu? Hayır dostum bunlarin hiç biri olmadi. O yuzden bir süre bana "Her işte bir hayır var" la gelmeyin, terlikle üstünüze yürürüm!

Annem kurdele almış bugün bir suru, rengarenk içiçe geçmiş sorunlara benzettim bunları. Yine de guzel gorunuyolar bence:)

24 Mayıs 2012 Perşembe

İşsizlik sucks!

Sen planlar yaparken hayat sana gülermiş. Bana resmen kahkaha attı o zaman :) İşten ayrıldım 2 hafta önce. Yani 9 gündür çalışmıyorum. Nasıl sıkıldım nasıl patlıyorum bi bilseniz. İşin garibi hemen işe girmek de istemiyorum, oysa ki herkes kollarını açmış beni bekliyordu :) Kapımda kuyruk var :)

Bir daha böyle bir fırsatım olmayabilir diye düşünerek yurtdışına gitmek istiyorum. Önce dil kursu sonra da bi sertifika programı olabilir belki. Araştırıyorum, maliyetler inanılmaz. Herkesin başka bir fikri var. Kafam çorba oldu yani. Bir hafta içinde bir IELTS denemesine girip seviyeme bakıcam ona göre bir karara varıcam artık.


İşten ayrıldığımı duyan herkes "eheheh dinlenirsin işte ne güzel" diyor. Eski yazılarda vardır belki, benim hayatımda dinlenme diye bir kavram yok. İnsanlar gece yatar uyur ve sabah dinlenmiş olarak kalkar diye düşünüyorum. Bi de kafam kazan gibi zaten kafa benle geliyor her yere nasıl dinleneyim :)

Bu ara sürekli dil kursu araştırıyorum. En büyük kabusum gideceğim kursta çok Türk olması :) İki gece önce rüyamda İngiltere'ye gidiyorum sınıfta 10 kişiyiz, 8i Türk hoca da Türk. Rüyaya bak, gel de dinlen hadi bakalım :)

Dün gece de rüyamda IELTS denemesine girdim :) Bu belirsiz dönem biraz daha uzarsa gidişatım pek iyi değil a dostlar.

Şimdi ben böyle kafayı yiyorum ya, kesin bi işe giricem, yurtdışına falan gidemiycem, kırıcam bi tarafımı oturucam İstanbul'da. Bak buraya da yazıyorum :)

1 Nisan 2012 Pazar

Doğa İçin Çal 4

Bayılıyorum bu projeye, dördüncüsünün çıkmasını bekliyordum yayınlamışlar :) hiç görmediğim enstrumanlar var videoda. İstanbul'un değişik yerlerini videoda görmek hoşuma gidiyor, Süreyya Operasının önünde çalan biri var mesela, Kadıköy rıhtımda yapılan bir kayıt var. Farklı müzik tarzlarını bu kadar güzel nasıl harmanlıyorlar bilemiyorum, dinleyin siz de beğeneceksiniz eminim :) http://www.youtube.com/watch?v=hJ-icfN0Ag0&feature=share



Bi eleman var babasının kucağında, babası elektro gitar çalıyor (Metin Türkcan) O da küçük elini gitarın perdelerine koymuş. Bayıldım :)

Ağaçlar.net'e üyeyim aslında bi ara bakıyordum forumlarına ama sonradan unuttum nedense. Balkonumdaki çilekler böceklenmişti onun için girmiştim, içindeki bilgilere ve yapılanlara çok şaşırmıştım. Bazı konularla ilgili bilgilendirme toplantıları düzenliyorlar. Bonsai yetiştirme mesela. Tavsiye ederim, bir göz atın. Şu boktan gidişat içinde en azından doğa için bir şeyler yapmaya çalışan insanlar olması belki benim gibi sizi de mutlu eder. http://www.agaclar.net/

29 Mart 2012 Perşembe

so tell the girls that i'm back in town

Ne kadar uzun zaman olmuş yazmayalı. İçimden gelmemiş demek ki. Koca 2011 yılında 5 tane yazı yazmışım, çok şaşırdım. Sanki mutluluk katsayımla doğru orantılıymış yazdıklarım.

Bloggerın yeni düzenine alışmayı bir süre reddederdim kesin :) Değişimci olmak lazım, ilk yazıyla adım atayım dedim. Kişisel bir yazı olacak, antin kuntin bi şey yok bu ara.

İngilizce konuşamıyorum, İngilizcem geriledi diye takmıştım bayadır. Kasım'da kursa başladım, bi görseniz bülbül gibi şakıyorum şimdi. Yok lan Fatih Terim'den halliceyim işte :) Neyse abartmayım da konuşma işi zor hacı. Cumartesi İngiliz, Pazar Amerikalı hoca geliyor. Geceyle gündüz kadar farklı karakterler, çok komik ikisi de. İngiliz tam bir çatlak, çok komik eğlenceli bir adam. Sürekli gülüyoruz derste, son ders mutlaka oyun oynuyoruz. Amerikalı olan da tam bir kıl. Ders aralarında sınıfta kitap okuyor, dersi 1saniye bile kaynatmıyor. Sıkıntıdan bayılıyoruz hepimiz ama kültürlü bir adam, konuşması da İngiliz hocadan daha iyi.  Pazar  ara sınav var, kelimelere baktım biraz. Gramer bilmiyorum ben zaten, öğrenmedim de 5 aydır. Sınavlardan yüksek puan alıyorum diye sınıftakiler biliyorum sanıyor, valla billa bilmiyorum ya içimden geçeni yapıyorum sezgisel yaklaşım tamamen. Passive, tenseler falan hiçbir fikrim yok. Cumartesi gecesi de arkadaşımın doğum günü dışardayım.

Bahar geldi diye çok seviniyorum, hava geç kararıyor, ağaçlar çiçek açtı. Doğa mutlu ol diye mesaj veriyor resmen.

Bloglarında güzel güzel fotoğraflar yayınlayanları kıskanıyorum :) Bokum gibi yazı oldu bu ama olsun ilk adım. Daha sık yazıcam artık.