8 Eylül 2009 Salı

Yaşlı Teyze Telaşı

İnsan yaşlanınca mizacı da yaşlanmıyor ki aynı kalıyor. Yaşlı teyzeler aynı telaşta, amcalarım yine aynı sakinlikte ve yavaşlıkta.

Koltuğun ucunda bütün yolculuğunu tamamlayan teyzeler oluyor mesela. Durağı kaçırma korkusuyla, az sonra inecekmiş gibi oturarak gidiyor. Mutlaka da kaçırıyor durağı :)


"Yaşlı Teyze Telaşı" terimini pazar günü trende bulduk. Restoranda oturuyorduk (hızlı trenin restoranında sadece iki masa var, aklınızda bulunsun.) "Trenimiz 10dk sonra Eskişehir gara varacaktır" gibi bir anons yapıldı. Anaosu duyar duymaz kalktık, yaşlı teyze telaşını unutmuşuz tabi. Kadınlar Polatlı'da kapıya gidip beklemeye başlamışlar. Geçmek mümkün değil, çantalarımız kaldı orada, almak da lazım. Teyzenin biri "Nereye geçiyosunuz?" dedi, söylenerek. "Çantalarımız orada gitmemiz lazım" dedim. "Erkenden gitseydiniz ya" dedi. hahaha :) Ne kadar erkenden yaaa?? Yarım saaat mi mesela :) Daha trenin gara girmesine 5-10dk var. Kalabalığı yararak çantalarımıza ulaştık ve o andan itibaren "Yaşlı Teyze Telaşı" kavramı hayatımıza girmiş oldu :)

Bu arada yaşlılarla dalga geçmek için yazmadım bu yazıyı. Genç yaşta dede, anneanne, babaanne (hiç görmedim) ne varsa kaybettiğim için yaşlıları seviyorum. Teyzelerden çok dedeleri severim ama :)

Hiç yorum yok: